1 Haziran 2016 Çarşamba

SAKLAMBAÇ OYUNU

Saklambaç en az 4 kişiyle oynanır.Bir ebe bir tane duvara önünü dönerek sayar. Ebe en az 50 ye kadar dışından sayar.

Bu sırada diğer oyuncularda ebe sayana kadar farklı veya aynı yerlere saklanırlar. Ebe dışından saymayı bitirince oldu diye bağırır ve gözünü açar.


Ve diğer oyuncuları bulmaya çalışır.Diğer oyuncular ise ebe kalenin başından ayrıldığını görünce ebenin saydığı yere sobe diyerek ebeler. Ebeliyen kişiler ebe olmaz.
Saklambaç Nasıl Oynanır?

Ondan sonra ebe diğerlerini bulmaya çalışır. Eğer ebe bir kişiyi görüpte onun adını yanlış söylerse diğer oyuncular saklandığı yerden çıkar ve çanak çömlek patladı diye bağırırlar. Ve ebe olan kişi yeniden ebe olur. Bu oyunu oynarsanız eğer akşam oynamayı tercih edin...

Bu oyunda ebe birisini uzun süre aradıysa ve bulamadıysa o kişinin ismini söyleyip kurt diye bağırır ve ismini söylediği oyuncu tek ayak üstünde gelerek sobeler fakat ebe kurt dediği zaman oyuncuyu sobeleyemez.
 

DAMA OYUNU

Dama taşla oynanan oyunlar arasında en çok oynanan ve en basit olan oyunlardan bir tanesidir. Türkiye’de yurtdışına nazaran daha az yaygındır. Ülkemizde dama yerine tavla daha çok tercih edilir.
Dama oyunu genel olarak 8×8 kareden oluşan bir tahta ile oynanır. Bazı ülkelerde bu 12×12 ebatlarında tahtayla da oynanmaktadır, fakat kuralları itibariyle aynıdır.
Dama taşları 16 bir kişide 16 diğer kişide olmak üzere 32 adettir. Taşların bir grubu siyah diğer grup ise beyaz renktedir. Bütün taşlar aynı özelliklere sahiptir. Aynı şekilde hareket ederler.
Taş dizilimine gelince, her iki oyuncuda ilk satırı boş bırakarak ikinci ve üçüncü satıra taşlarını dizerler. Amaç rakibin bütün taşlarını yemektir.
Karşı oyuncunun en gerisindeki sıraya taşını çıkartan dama etmiş sayılır ve bu taş özellikli bir taş olup her yöne istediği kadar hareket etme hakkı kazanır.
Eğer bir taş geriye taş almış ise ileriye, ileriye taş almış ise geriye hareket yapamaz.
Eğer her iki tarafında bir taşı kalırsa oyun pat olur yani eşitlik olur ve oyun biter.
Dama oyununda taş yemek mecburidir. Yani yenebilecek bir taş varsa kesinlikle onu yemek zorundadır. Eğer aynı anda iki taşı da yiyebilecek durumda ise istediği taşı yiyebilir. Eğer bir tarafta üç taş diğer tarafta iki taş yeniyorsa çok olan tarafı yemek mecburiyetindedir.
dama oyunu nasıl oynanır ile ilgili görsel sonucuTaş yemek taşın üzerinden atlamakla olur. Arka arkaya iki taş varsa bu yenemez. Ama arasında boş yer olduğu sürece istediği kadar taş yiyebilir. İleri ve yan şekilde de taş toplamak mümkündür.
Dama oyununda eğer taş yerinden kalktıysa o taşı mutlaka oynamak gerekir.
Ayrıca Dama olunca, damaya çıkmaya bir sıra kalınca ve taş istemelerde kesinlikle rakip uyarılmalıdır.

Dama oyununun belli başlı kuralları bunlardır. Çok basit bir oyun olup, genellikle çocuklar arasında çok yaygın bir oyundur.

İP OYUNU

İp atlama oyunu nasıl bir oyundur? İp atlama oyunu kuralları nelerdir? İp atlama oyunu nasıl oynanır? Hakkında bilgi.

Ufak bir alanda oyun olanağı sağladığı için, ip atlama oyunu kent yaşamındaki sokak oyunlarının başında gelir. İp atlama, akla gelebilecek her yerde oynanabilir. Ondokuzuncu yüzyılda İngiliz oyunlarıyla ilgili bir kitapta, yazar oyunun kırsal yörelerde oynanışıyla ilgili şu ilginç gözlemi yazıyor: Şerbetçiotu mevsiminde, yaprakları sıyrılmış şerbetçiotu kökü ip yerine kullanılır ve bana sorarsanız, bu, ipe oranla daha da iyidir.”
İP ATLAMA NASIL OYNANIR
İp atlama oyunu bir, iki ya da daha çok çocuğun birlikte oynayabilecekleri bir oyundur. Tek başına oynayan oyuncu, ipi iki ucunu birer eline alır. İpi arkasına atar. İp ayak bileklerine değecek biçimde durunca, ipi öne çevirerek başının üzerinden geçirir ve ip ayağına doğru inerken üstünden atlar. Bu atlayış adım atar gibi, tek ayak üzerinde veya iki ayakla sıçrayarak olabilir. Oyuncu, hızını giderek ârttıra arttıra bu hareketleri yineler. Ayağı ipe dolanmadan kaç kez atlayacağını saptamak için bir mani ya da şarkı söyleyebilir. Yörelere göre değişiklikler gösteren yaygın ip atlama dizelerınden biri şöyledir:
Bir-iki, papucun teki
Üç-dört, kapıyı ört
Beş-altı, sopayı aldı
Yedi-sekiz, kabardı deniz
Dokuz-on, çık şu dala kon.
İki oyuncu, birer elleriyle ipin birer ucundan tutarak yanyana atlayabilir. İpin bir ucu bir direğe ya da merdiven trabzanına veya bahçe parmaklığına bağlanır. Oyunculardan biri ipin öteki ucundan tutup çevirirken, ikinci oyuncu atlar. Birinci oyuncunun ayağı takılıp yanınca, ipi o çevirir, öteki oyuncu atlamaya başlar. Kalabalık bir grup oynarken, ipi iki çocuk tutar, ötekiler sırayla ve atlama hızını bozmadan atlarlar.
Grupla oynanabilecek çeşitli ip atlama oyunları vardır. Bunlardan çok yaygın olan birkaçı aşağıda anlatılıyor.
ÖNDEKİNİ İZLE: İki çocuk ipi sallar, öteki oyuncular, ipin önünde sıra olurlar. En öndeki oyuncu ipe girer, atlarken bir mani söyler ve çıkar. Arkadan gelen ip atlarken, öndekinin söylediklerini aynen yineler. Bu böylece sonuna kadar gider. Bunu yapmayan oyuncu yanar ve ip sallamaya başlar, ipi tutan onun yerine girer.
SIRALAMA: İki oyuncu ipi sallar, ötekiler sırayla ipe girer birer kez atlayıp çıkarlar. İkinci dönüşte herkes ikişer kez atlar. Bu böyle sayıları arttırarak sürer. İlk yanan iki kişi, ipi sallamaya başlar. Son kalan kazanır.
KAYIK SALLAMA: İp tam daire olarak çevrilmez. İpi sallayan oyuncular, ipi yere değdirerek iki yana sallarlar. Oyuncular ipe girip bir ya da daha çok atlayıp çıkarlar. Sıradaki bütün oyuncular atladıktan sonra, ip biraz yükseltilir ve oyun yinelenir. Geriye tek oyuncu kalıncaya kadar, ipin yüksekliği arttırılır.
SAAT OYUNU: Oyunculardan biri, yerde saat yelkovanı gibi uzatılmış duran uzun ipin bir ucunu tutar. Saatleri simgeleyen 12 oyuncu onun çevresinde halka olurlar. Bu halka, ipin uzunluğu kadardır. Ortadaki oyuncu, ipi daire biçiminde çevirmeye başlar, ipin yaklaştığı oyuncu sırayla üzerinden atlar, ipe değen veya ipin yürümesini engelleyen yanar. Son kalan oyunu kazanır.

ÇİN İP TEKMELEME OYUNU: İngiliz çocuklarının çok sevdiği, deniz gelgiti oyununun
bir başka türüdür. İki çocuk, ipi belleri hizasında gergin olarak tutarlar. Öteki çocuklar sırayla ipi önce öne sonra arkaya tekmeler. İki kez ipi tekmeleyen oyuncu olursa, ip yükselir. İpe vuramayan oyundan atılır. Son kalan kazanır.

SANTRANÇ OYUNU


Satranç nasıl oynanır?

Satranç sporunun çocuklar üzerinde çok önemli olumlu etkileri olduğu, bu yüzden de anne babaların çocuklarını mutlaka bu sporu öğrenmeye göndermeleri istendi.

İzmit Belediyesi'nden yapılan açıklamada, çocukların özellikle zeka gelişimine büyük katkısı olan satrancın gelişimi için önemli çalışmalar yapıldığı ve halen 42 Evler, Mehmet Ali Paşa, Yuvam Akarca, Yenişehir Mahalleleriyle Belsa B Blokta satranç okulu bulunduğunu, buralarda çocuklara ücretsiz satranç eğitimi verildiği kaydedildi.

Açıklamada her anne ve babanın çocuğunun bedensel, zihinsel ve duygusal olarak gelişmesini isteyeceği ifade edilerek, "Satranç sporunun bu alanda farklı ve özel bir önemli yeri vardır. Diğer sporlar ile yaşam arasında da benzerlikler açısından hiç birinin yaşama benzerliği satranç kadar olamaz. Çünkü satranç, pek çok spor gibi hayattan kopuk yapay olmayıp bizzat hayatın gerçeklerinden esinlenerek ortaya çıkmış bir oyundur. Yabancı ülkelerde satranç okullarda ders olarak gösterilmektedir. Bizim ülkemizde ise çocuklar daha çok oyun parklarında, televizyon karşılarında büyümekteler. İzmit Belediyesi çocuklarımızın daha zeki ve bilinçli yetişmesi için kentin 5 ayrı noktasında satranç okulu açtı. Anne babalar çocuklarını buralara gönderebilirler" denildi.

İlgililer, satrancın çocukların gelişimini hızlandırıcı, düşünceyi artırıcı bir zeka oyunu olduğunu da belirterek, "Motivasyon ve konsantrasyonu geliştiren satranç, bir oyun havası içinde, çocuğu zorlamadan, kendi arzusuyla düşüncesini bir konu üzerinde yoğunlaştırmasını sağlar. Satranç sayesinde konsantre olmayı öğrenen çocukların, daha sonra derslerine ve diğer konulara konsantre olmaları daha kolay olur. Satranç oynayan çocuklarda dikkat dağılması sorununun önemli ölçüde azaldığı görülmektedir. Satranç, çocuğun dikkatini bir konu üzerinde toplamasını ve sabırlı olmasını öğretir, başkalarına karşı saygılı ve anlayışlı olmasını sağlar, kötü alışkanlıklar ve arkadaşlar edinmesine engel olur, süratli ve doğru düşünebilmesine yardımcı olur, olayları daha doğru yorumlama yeteneğini geliştirir, kişiliği ve karakteri olumlu yönde etkiler ve geliştirir, kendine güven duygusunun gelişmesine yardımcı olur. Araştırmacı olmasını ve bilginin önemini kavramasını sağlar. Konulara karşı şüpheci yaklaşımı benimsetir, onları ezberci zihniyetten arındırır. Mantıklı olmasını ve özeleştiri yapabilme özelliği kazanmasına yardımcı olur. Başarıyı ancak sistemli ve disiplinli bir çalışmayla elde edebileceğini öğrenir. Her ne koşulda olursa olsun mücadele etmeyi öğrenir. Başarısızlıklar karşısında yılmamayı, kaybetmesinin nedenlerini sorgulamasını ve oyunun sonucunu olgunlukla karşılamayı, başarı için daha da çok çalışmanın gerekli olduğunu öğretir. Başarılardan mutluluk duyarak daha da başarılı olmaya yönlendirir. Kazanmanın değerini anlar. Yepyeni hedefler belirleyip bu yeni hedefler doğrultusunda motivasyon sağlar" dediler. 

SATRANÇ NASIL OYNANIR?

Satranç iki kişi arasında ve kare şeklinde bir satranç tahtası üzerinde oynanır.

Satranç tahtası beyaz (açık renk) ve siyah (koyu renk) eşit büyüklükte ve bir beyaz, bir siyah sıralanmış 64 kareden oluşur.

Satranç tahtası her oyuncunun sağına beyaz gelecek şekilde konulur. Her oyuncunun 16 taşı vardır: Bir Şah, bir Vezir, iki Kale, iki Fil, iki At ve sekiz piyon.

Oyunun amacı rakip şahı almak yani mat etmektir. Oyuna beyazlar başlar, fakat önce taşların nasıl hareket ettiğini görelim.

TAŞLARIN HAREKETİ
Satranç taşlarının her birinin ayrı hareketi vardır. Taşların hareket yönleri, gidebilecekleri kareler yandaki boş satranç tahtasını temsil eden diyagramlarda ayrı ayrı gösterilmiştir.

ŞAH: Bitişiğindeki karelere gidebilir.

KALE: Yatay ve dikey olarak ilerler.

FİL: Çapraz hareket eder. Filler oyun boyunca aynı renk karelerde kalırlar.

VEZİR: Dikey, yatay ve çapraz gider.

AT: L şeklinde bir hareketle üç kare sıçrama şeklinde gider. Taşların üzerinden atlayabilir.

PİYON: Bulunduğu sütunda ileriye doğru bir kare hareket eder. Ancak başlangıç yerlerinde bulunan piyonlar istenirse iki kare ilerletilebilir.

TAŞ ALMA
Taş alma, alınan taşın satranç tahtası dışına çıkarılması ve alan taşın onun yerine konulmasıdır. Bir taşın gidebileceği karelerde rakip bir taş varsa, onu alabilir. Taş alma zorunlu değildir. Taşlar, (at hariç) kendi taşlarının ve rakip taşların üzerinden atlamazlar.

Piyonlar çapraz olarak taş alır. Dikey olarak ilerlemekte olan piyon önündeki karenin sağ ve solundaki karelerde bulunan taşları alabilir.

Geçerken alma, piyonlara özgü bir taş alma şeklidir. Başlangıç yerinde bulunan bir piyon iki hamle ilerletildiğinde rakip piyonun taş alma alanından geçerse, rakip piyon bu piyonu, hemen yapmak şartıyla, alabilir. Geçerken alma, diyagramda c ve d sütunlarında gösterilmiştir c sütununda başlangıç yerinde bulunan piyon iki kare ilerletildiğinde d sütununda bulunan beyaz piyon onu alabilir ve ok işareti ile belirtilen kareye geçer. Beyaz, hamle sırası kendisine
geldiğinde geçerken alma hakkını kullanmazsa sonraki hamlelerde bunu yapamaz.

Piyonun Vezir Olması Son yatık sıraya ulaşan piyon, piyon olarak kalamaz, oyuncu onu kendi renginden şahtan başka bir taşa yükseltir. Bu şekilde bir oyuncu birden fazla vezire, ikiden fazla kaleye, ata ya da file sahip olabilir.

ROK

Rok yapma, şah ile kalelerden bir arasındaki bir harekettir, şahın tek hamlesi olarak kabul edilir ve şöyle yapılır. Şah, kalelerden birine doğru iki kare ilerletilir, kale de şahın üzerinden atlatılarak bitişiğindeki kareye konur. Rokun amacı, şahı rakip taşların saldırısından uzak bir yere gotürmek ve kaleyi oyuna sokmaktır.

Rok yapmak, aşağıda sayılan hallerde mümkün değildir:

a) Şah ya da kale ile daha önce hamle yapılmışsa,

b) Şahın bulunduğu, geçeceği ve gideceği kareler rakip taşların tehdidi altında bulunuyorsa,

c) Şah ile kale arasında bir taş varsa, Bir oyuncu rok yaparken önce kaleye dokunursa bu hareket hatalıdır, ancak rok geçerlidir; şah ve kaleye aynı zamanda dokunur ve rokun mümkün olmadığı anlaşılırsa, oyuncu şah ile hamle yapmak zorundadır. Bu durumda şahın kurala uygun bir hamlesi yoksa, yapılan hata geçersizdir.

MAT

Satrançta amaç şahı mat etmektir. Şah mat edilince oyun sona erer. Rakip şahın bulunduğu kareyi taşlarından biri ile tehdit eden oyuncu rakibini şah! diyerek uyarır. Şahı tehdit edilen oyuncu, şahın yerini değiştirmek, tehdit eden taşı almak ya da tehdidi yapan taş ile şah arasında kendi taşlarından birini getirmek zorundadır. Kısaca, şah tehdidi yapılacak ilk hamlede etkisiz hale getirilmelidir. Bu yapılamadığı takdirde şah mat olur ve oyun biter. Kendi şahını şah tehdidinden koruyan bir taş, rakip şahı şah ile tehdit edebilir.

Beraberlik Aşağıdaki hallerden birinin meydana gelmesi ile, oyun berabere sonuçlanmış sayılır:

1- Hamle sırası kendisinde olan oyuncu, şahı tehdit altında olmadığı halde, kurallara uygun hiç bir hamle yapamıyorsa, (Pat durumu)

2- Her iki oyuncu aralarında anlaşmışlarsa,

3- Oyunculardan biri, aynı durumun üç defa tekrarlandığını ileri sürmüşse,

4- Oyunculardan biri taş almadan ya da piyon hamlesi yapmadan arka arkaya en az 50 hamle oynandığını kanıtlamışsa, Turnuvalarda zaman sıkışması nedeniyle oyunlarını yazamamış olan bir oyuncu son iki maddeye dayanarak beraberlik isteğinde bulunamaz. Tutulan Taş Oynanır Hamle sırası kendisinde olan oyuncu taşlarından birine dokunursa onu oynamak, rakibin taşlarından birine dokunursa onu almak zorundadır. Eğer tutulan taş oynanamıyorsa ya da alınamıyorsa, bunun bir sonucu yoktur. Oyuncu tuttuğu taşı elinden bırakmadıkça onu herhangi bir kareye koyabilir. Taşları düzeltmek amacıyla tutmak isteyen oyuncu rakibine önceden düzeltiyorum diyerek haber vermelidir. Oyunların Yazılması Satrançta oyunların nasıl yazıldığını bilmek bazı yararlar sağlar: Turnuvalarda oyunların yazılması zorunludur. İlerlemek için kitap ve dergilerde yayınlanan bilgileri ve oyunları izlemek gerekir. Her oyuncu kendi oyunlarını zaman zaman inceleyerek hatalarını öğrenmelidir.